Kuru iğne tedavisi,
YAN ETKİSİ OLMAYAN, tedavi edici ve
(tecrübeli Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı tarafından uygulandığında) zararsız bir metoddur. İğne, herhangi bir
ilaç içermediğinden, bu ismi alır. Bu nedenle alerjik durumlar, ilaç etkileşimleri ve yan etki görülmez (Bu yöntem, bazen İMS yöntemi olarak da adlandırılır).
En sık
Kas Romatizması da denen
Miyofasiyal Ağrı Sendromunda uygulanır. Kas romatizması, iskelet kasları olarak bilinen tüm çizgili kaslarda görülebilir. Bazı tendinitlerde, lokal ağrı patolojilerinde, kısalmış kas sendromlarında da bu yöntem kullanılır.
Bunun dışında,
Boyun ve Bel Fıtığında,
Omuz Ağrıları ve
Omuz Periartritte (
Adeziv Kapsülit – Donuk Omuz),
Omuz İmpingement Sendromunda da bazen tek başına, bazen de fizik tedavi ile birlikte, fizik tedaviye destek olarak uygulanır ve çok etkili, kalıcı sonuçlar alınır.
Diz ve
Bacak ağrılarında da kullanımı sıktır.
Kuru iğne tedavisi, hastanın muayenesi yapılıp, tanısı konduktan sonra, belli seanslar halinde planlanır, tedavi boyunca o bölgeye ait faaliyetlerin azaltılması önerilir. Tedavinin süresi, yani seans sayısı, problemin bulunduğu bölgenin genişliğine, problemin ne kadar eski olduğuna, hastanın yaşına, başka rahatsızlıkların eşlik edip etmediğine göre değişiklik gösterir. Bazen tek bir seans yeterlidir.
En sık 3-5 seans olarak planlanır. Nadir durumlarda 8-10 seansı bulabilir. Genellikle haftada 1 seans olarak uygulanır.
Tedavide başarı oldukça yüksektir (% 92-95) ve sonuçlar yüz güldürücüdür. Cevapsız veya dirençli durumlarda (% 5-8), genellikle altta yatan başka bir patoloji söz konusudur. Ancak ilk muayene sırasında bu durum genellikle tespit edilip, tedavi buna göre planlanır.